Gadiriyye Medresesi, miladi 1432 (H.836) yılında Dulkadiroğulları beyi Nasureddin Muhammet b. Abdülkadir Bey tarafından yaptırılmış ancak inşa sürecini eşi Mısr Hatun yürütmüştür. Vakfiyesi ise Nasuriddin Mehmet Bey tarafından gerçekleştirilmiştir. İkinci dönem Anadolu beylikleri döneminde inşa edilen yapı, Kudüs’teki tek Dulkadiroğulları eseridir. Bu nedenle Medresetü’l-Dulkadiriryye olarak da bilinmektedir. Öte yandan Memlüklü Sultanı Baybars döneminde ismini kazanan yapının kapısı üzerinde Memlük kitabesi yer almaktadır.

Medrese Mescid-i Aksa’nın kuzey bölümünde Esbat ve Hıtta kapıları arasında yer almaktadır. Kerimiyye Medresesi’nin de yanındadır. Mescid-i Aksa’ya yönelik olan cephesi kırmızı ve beyaz taşlarla süslenmiş bir girişe sahiptir. Dulkadiroğulları Beyliği’nin bir Türkmen beyliği olması sebebiyle, medresenin vakfiyesinde yöneticiliğin ve idari kadronun Anadolu’dan gelen Türklerden oluşturulması şart koşulmuştur. Medresede ders olarak ise özellikle Hanefi ve Şafi fıkıh ilmi okutulmuştur. Büyük bir eğitim kurumu olan Gadiriyye Medresesi’nin, geçmişte diğer medreselerde yaygın olarak görülmeyen bir şekilde kendi özel kütüphenesi mevcuttur.

Zamanla yıpranan medresenin yenileme işlemlerine İslam Vakıflar Dairesi tarafından başlanmıştır. Ancak işgalci güçlerin engellemesi sebebiyle restorasyon süreci tamamlanamamış ve medresenin çatısı yenilenememiştir. Halen üst örtüsü olmayan yapı medrese olarak kullanılmaya devam etmektedir.